by hagop » 06 Aug 2008, 09:44
Lidulit kardesim,
1800li yillarda Hemsinlilerin cogu Müslüman oldugu dusuncenle tamamen hemfikirim. Hemsin mintikasi icinde 1800'lerin basinda birkac koyde, 1800lerin sonunda ise yanliz bir koyde Hristiyan kalmisti. Bir iki koy de Musluman olup hala Ermenice konusuyordu. Bölgenin biraz disarisinda, cogunlukla Hodecur ve yanindaki bir iki vadidede, biraz Hunut'ta ve Hevek'te Hristiyan olarak kalanlar vardi, onlar da Hodecur haric senin de dedigin gibi sayica cok azdilar. Gizli dinlilik bile bu tarihlerde ortadan kalkma yolunda idi.
Ceza meselesi 1700lerle 1800lerin arasindaki zaman diliminde olmasi gerek, daha dogrusu o surecin basinda olmasi lazim, sonunda degil. Yani Bisikyan vs. gibi gezginlerin gordugu kadariyla 1800lerin basinda Hemsin'de yanlizca bazi ihtiyarlar Ermenice konusabiliyordu (hele yukarida bahsettigim birkac istisna Hemsin koyunu de saymazsak). Bu da zaten dil kaybi surecinin neredeyse tamamlandiginin bir nevi gorgu sahitligi. Hristiyan Ermenilerle Müslüman Ermeniler arasinda akrabalik bagi da bu surecte unutulma noktasina geliyor. Burada da tam olarak uyusuyoruz. Evet, dediginiz gibi bolge komple olarak Müslümanlasti. Yirminci yuzyila gelindiginde yanlizca Hemsin'deki Elevit'in yarisi Hristiyan kalmisti, 50 kisi - tas catlasa 100 kisi. Yani o zamanlar Rize'deki asagi yukari 25,000 Hemsinlinin cok cuzzi bir kismi.
Burada bir parantez acayim. Ben 1550'lerin Osmanli kayitlarindan bahsetmemin sebebi din degisiminin o tarihte oldugunu iddia etmek degildi. Yanlizca en azindan o tarihe kadar az bile olsa Hemsin'de din degisiminin yasanmadigini gostermekti. Oyle ki din degisimi konusunda verilerin gosterdigi zaman dilimi 1550 ile 1800 arasindaki 250 yil degil, 1600lerin sonu ile 1800lerin basi arasindaki 100-120 yillik sure. Islam mezarlarinin yapilmasi, cami yapimlari, cok sayida cocugun medreselere gonderilmesi, Hristiyan kalanlarin cogunlukla gocmesi hep bu kisa sure icerisinde oluyor. Evet, dedigin gibi Hemsin bölgesinde asagi yukari 200 senedir insanlar Islamdan baska bir sey tanimiyorlar. Ondan evvelki 100 seneye de biraz karisik vaziyet gozuyle bakarak, iki dinlilik vs gibi bir gecis sureci oldugunu dusunuyorum. Belki bu 100 sene degil de daha azdir, veya biraz daha fazladir, tam olarak bilemiyorum.
Osmanlilar Hemsinlileri 1800 yilinda tam olarak kendilerinden saymis olmasalar bile, hemen hemen kendilerinden saydigi acik. Bahsettigin Kirim savasindan once bile 1780lerde Hemsinli derebeyi Sicanzade bir miktar Hemsinliyi askere alip Ruslara karsi sefere suruyor. Oyle ki ceza durumunun veya siddetin cok daha evvelki zamanlarda olmasi lazim. Keza Bijiskyan o olaylari gordugunu iddia etmiyor. Kendisine yorede daha onceki nessillerden duyulanlari aktariyorlar. Tabii sidet gören insanlar yine de siddeti uyguluyan devlet hesabina savasa girebilir, senin de dedigin gibi siddet gorenin gitmemek gibi bir luksu yoktur. Ama yine de ben yukarida hemfikir oldugumuz butun noktalardan hareketle baskilarin 1800lerde devam ettigi zannetmiyorum.
Bir de yazismamiz disinda olmasina ragmen Hopa hakkinda bir not duseyim. Netice itibariyla Hopa Hemsinlileri Rize Hemsinlileri Hemsin'de hala cogunlukla Ermenice konustuklari yillarda goctuler. Aksi halde ne Rize'de hala kullanilan kelimeler Hopa'dakilerle tamamen ortusurdu, ne de baska kulturel ogeler.
Katkilariniz icin cok tesekkurler.